Diyar Galeria AVM sakinleri ve esnaflar içeride kalan ziynetlerini ve özel eşyalarını alabilmek için oturma eylemi yaptı. Bakan Soylu’yu bekleyen depremzedeler, “Sayın Bakanımızı bekliyoruz, kaçta gelirse gelsin biz buradayız. Biz depremzedeyiz, haklıyız, bizi dinlemesi lazım. Ve çözüm bulması lazım” dedi.

Maraş depremlerinde Diyarbakır’da bir ölümü yıkılan diğer blokları ise hasar alan Diyar Galeria AVM sakinleri ve esnaflar içeride kalan ziynetlerini ve özel eşyalarını alabilmek için günlerdir seslerini yükseltmeye çalışıyor.

2 gün önce Diyar Galeria önünde oturma eylemi yaparak seslerini duyurmaya çalışan depremzedeler bugün de Galeria önünde toplanarak açıklama yaptı.

Açıklama sonrası oturma eylemi yapan depremzedeler, Diyarbakır’da bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya çağrıda bulunarak, kısa süreli tahliye taleplerinin karşılanmasını istedi.

Galeria esnafı depremde harap oldu

Depremzedeler adına konuşan Serpil Turakaydal, depremde yaşamını yitirenlere Allahtan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı ve sabır dileyerek şunları söyledi: “Depremden sonra evlerimizden çıktığımızda tek bir zaiyat yoktu. Tek bir bardağımız, vazomuz düşmemişti. Biz sarsıntının kuvvetiyle tedbir olsun diye indik. İnerken merdivenlerde toz duman vardı. Biz inene kadar yan bloktaki komşularımızın göçük altında kaldığından, vefat ettiğinden haberdar değildik. Pijamalarımızla indik ve indikten sonra A Bloktaki komşularımızın imdat çığlığı ile kendimize geldik. Biz evden tekrar gireriz umuduyla çıktık. Fakat sonra asla içeri alınmadık. Çöken bloktan kaynaklı birkaç saat kendimize gelemdik. Şoku atlattıktan sonra binaya yöneldik, alabileceğimiz özel eşyaları alalım diye fakat güvenlik engeline takıldık. Diyar Galeria’da güvenlik önlemleri var, bunun için teşekkür ediyoruz. Fakat Diyarbakır’ın diğer yerlerinde ve diğer illerde maalesef herkes evlerine girip özel eşyalarını, bütün beyaz eşyalarının, hatta monteli pencere çerçevelerini, mutfak dolaplarını almayı başardılar. Biz de bina sakinleri ve esnaflar olarak devletimizden rica ediyoruz. Bize bir fırsat verilsin. 24 saat içinde ivedilikle hasar tespiti yapılsın. Bizim daha bekleyecek vaktimiz yok. Çünkü biz akrabalarımızda misafiriz. Misafirliğimiz lütfen daha uzun sürmesin. Esnaf arkadaşlarımız hepsi telaş içindeler. Çünkü gelecekleri içeride. Bina sakinlerinin gelecekleri içeride. Esnaf arkadaşlarımız önce Sur olaylarında sonra pandemide çok büyük zarara uğradılar. Kendilerini toparlamaya çalışırken, bir de bu depremde harap oldular. Lütfen alabildikleri eşyalarını alsınlar.”

‘Hiçbir şeyimizi alamadık’

Galeria’nın kalan bloklarının sağlam olduğu izlenimi edindiğine işaret eden Turakaydal, sözlerini şöyle sürdürdü: “A Blok’un yıkımını izledik. Görüldü ki, saatlerce uğraşılmasına rağmen, yüzde 60 hasarlı binamız bile dimdik ayakta. Akrabalarımız olmasa çadırda kalacaktık, çünkü başka seçeneğimiz yok. Her şey pahalı, bizler nasıl tekrar hayata tutunacağız. Bazı arkadaşlarımız intiharı düşünüyor. Bunun sorumlusu kim olacak? Ha depremde göçük altında kaldım ha şimdi öldüm diyorlar. Keşke göçük altında kalsaydım diyenler var. Hülya Baran, C Blok sakini ve eşi yatalak. Ev içinde eşinin bütün bakım malzemeleri kaldı. Parası kaldı, birikimi kaldı. Bütün birikimini bu eve bağladığını söylüyor. Zaten evim gitti, hiç değilse içindekileri alayım diyor. Bize bir süre tanınsın ve taşınabilir hafif eşyalarımızı, manevi, özel eşyalarımızı alalım. Benim şahsen 30 yıllık emeğim içeride kaldı ve bir 30 yılım daha yok.  Bir genç kız dün elimi tuttu ve çeyizinin içeride olduğunu söyledi. Bu kızımızın çeyizini kim karşılayacak? Diğer taraftan insanlar mobilyasını, beyaz eşyasını almış ama biz hiçbir şey alamadık.”

‘Biz nasıl enkazın içinde eşyalarımızı alacağız?’

Diyar Galeria’nın kentin ilk AVM’si olduğunu dile getiren Turakaydal, şunları söyledi: “Diyarbakır’ın ilk AVM sinemasını biz burada tanıdık. Arkadaşımız film şeritlerini, 50 yıllık aletlerini istiyor. Çiçekçi içerideki malzemesini istiyor. Gül Organizasyonun bütün malzemesi kırılacak eşya. Emniyet diyor ki, yıkımdan sonra alın eşyalarınızı. Biz nasıl enkazın içinde eşyalarımızı alacağız?”

‘Sayın Bakanımızı bekliyoruz, kaçta gelirse gelsin biz buradayız’

Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su ile görüştüklerini ancak bir sonuç alamadıklarını belirten Turakaydal, sözlerine şöyle devam etti: “Bakanlarımızdan Bekir Bozdağ buradaydı ve biz onun gelmesini istedik. Keşke gelip bizim sıkıntımızı da dinlemiş olsaydı. O zaman belki biz bugün burada toplanmazdık. Bugün de Sayın Soylu burada olacakmış. Biz onu bekliyoruz. Bizim zararımız büyük. Hayatlarımız içeride kaldı, bedenlerimiz dışarıda. Biz makul davrandık, saygılı davrandık. Kedilerimiz alınana kadar saygı gösterdik. Hayvanların kurtarılmasını da destekledik. Çünkü ben de bir hayvanseverim, hepimiz hayvanseveriz. Benim de kedilerim var, onları da biz çok seviyoruz. Kedilerimizi aldıktan sonra biz artık kendi isteklerimizi dile getiriyoruz. Bugün burada Sayın Bakanımız gelene kadar arkadaşlarla sohbet edeceğiz, dertleşeceğiz. Sayın Bakanımızı bekliyoruz, kaçta gelirse gelsin biz buradayız. Biz depremzedeyiz, haklıyız, bizi dinlemesi lazım. Ve çözüm bulması lazım.”

Editör: Ali Abbas Yılmaz