Erzincan L Tipi Kapalı Cezaevi’nde kansere yakalanan ve dün tedavi gördüğü Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitiren hasta tutuklu 70 yaşındaki Şakir Turan, son yolculuğuna uğurlandı. Turan için memleketi Mardin’in Savur ilçesine bağlı Şûtê köyünde tören düzenlendi.
Otopsi raporu için Erzincan Adli Tıp Kurumu’na götürülen Turan’ın cenazesi yapılan işlemlerin ardından ailesine teslim edildi. Dün akşam saatlerinde ise cenaze Diyarbakır’a getirildi. Yenişehir Kaymakamlığı İlçe Jandarma Komutanlığı önünde saatlerce bekletilen cenaze, aralarında Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekillerinin de bulunduğu kitlenin ısrarlarıyla Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Cenazenin polisler tarafından kaçırılmaması için dün gece hastane önünde nöbet tutulurken, Antalya'da yaşayan ailenin kente gelişiyle cenaze Mêrdîn’e doğru yola çıkarıldı.
Turan önce evine götürüldü
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Yeşil Sol Parti Amed ve Mêrdîn milletvekilleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği'nin (MEBYA-DER), Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Amed Din Alimleri Derneği yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ile Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistlerinin de bulunduğu cenaze konvoyu köy girişinde karşılandı. Turan'ın cenazesi, önce evine götürüldü. Evinde bir süre kalan cenaze sonra Şûtê Sosyal Yaşam Merkezi’nin önüne getirildi. Burada cenaze namazı kılındıktan sonra da köydeki mezarlıkta toprağa verildi.
‘Dik duruşuyla bize örnek oldu’
Törenin ardından konuşan Yeşil Sol Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu, yaşamını yitirmeden önce cezaevinde görüştüğü Turan’ın zar zor konuştuğunu belirterek, “Dik duruşuyla bize örnek oldu. Cezaevi yemekleri nasıl diye sorduğumda 'Zar zor yiyebiliyorum, yemek olmasa da olur ancak özgürlüksüz yaşanılmaz’ dedi. Bu söylemin karşıda duygulandım Şakir amcaya dik duracağımızın sözünü veriyoruz. İHD'nin hasta tutuklular listesindeydi. Son dönemde 30’a yakın hasta kaydı vardı. 2 ayda 25 kilo verdi. Devlet düşman hukukuyla yaklaşıyor. Şakir amcanın ölümü normal bir ölüm değil, yaşam hakkı elinden alındı” diye belirtti.
‘Mücadele sözü veriyoruz’
Başsağlığı dileyerek konuşmasına başlayan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise, şunları belirtti: "Şakir amcaya Kürdistan özgürleşene kadar mücadeleyi sürdürme sözü veriyoruz. Onun gibi yüzlerce ağır hasta tutuklu cezaevlerinde ölüme terk edildi. Kürlere 100 yıllardır ölümü reva görüyorlar. Bu ölüm devlet ve iktidar eliyle gerçekleşti. Dünden bu yana cenazesine yapılmayan zulüm kalmadı. Onlar ne kadar zulüm ve baskı yaparlarsa yapsınlar geri adım atmayacağız. Onların mücadelelerinin takipçisi olacağız.”
Babasıyla son diyalog
Turan'ın oğlu Abdurrahman Turan, en son geçtiğimiz hafta sonu yanına gittiğini ancak görüşmelerine izin verildiğini söyledi. Turan, babasının kendilerine son sözünün ise “Başım dik ve geri adım atmadım. Sizin başınız dik olsun" olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından Turan için Şûtî Sosyal Yaşam Merkezi'nde kurulan taziyeye geçildi.