TMMOB AMED İl Koordinasyon Kurulu, Diyarbakır Adliyesi önünde gözaltılara ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamaya, Maden mühendisleri odası genel merkez Hukuk Müşaviri Volkan Kaya, KESK MYK’dan Döne Gevher, KESK Genel Meclis Üyesi Hamit Cansever, TMMOB üyeleri ve sivil toplum örgütleri temsilcileri katıldı.

TMMOB genel sekreteri Dersim Gül, Maden Mühendisleri odası Genel sekreter yardımcısı Necmi Ergin birer konuşma yaptı.

‘Arkadaşlarımıza kefiliz’

TMMOB genel sekreteri Dersim Gül, toplumsal muhalefetin alışık olduğu bir operasyonla karşı karşıya olduklarını belirterek, “Uydurma delillerle, hukukun alaşağı edildiği süreçlerle meydana gelen ve yine zamanlama açısından da 1 Mayıs gibi birlik, mücadele ve dayanışma günü gibi, seçimler gibi önemli süreçlerin hemen arifesinde gerçekleşen bir operasyonla karşı karşıyayız. Bizler mühendis, mimar ve şehir plancılarıyız. Anayasal bir kuruluşuz ve yöneticilerimiz ve başkanlarımız başta yaşadıkları kent olmak üzere kamu yararını savunmak, idarelerin ürettiği hizmetleri kamusal hizmet süzgecinden geçirerek uygunluklarını denetlemek, bununla ilgili idareleri uyarmak ve çözüm önerilerin sunmak gibi görevlerle donatılmışlardır. Ve bu görevleri yerine getirmek için de uzun yıllar boyunca da mücadele etmişlerdir. Önceki dönemi il koordinasyon kurulu sekreterimiz Doğan Hatun ve Harita Mühendisleri Odamızın eski yöneticisi Abdullah Vahap arkadaşımız Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin ilkelerine bağlı, Diyarbakır’ın, bölge illerinin ve ülkemizin bilim ve teknikten, emekten, barıştan yana bir çizgide bütün süreçlerin gelişmesini sağlamakla mücadele eden arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlarımıza bizler kefiliz. Bu arkadaşlarımız suç oluşturacak herhangi bir iş ve eylem üretmemişlerdir. Bu arkadaşlarımız davet edildiği takdirde yargı süreçlerine gerekli bilgileri vermek üzere yerine gitmek üzere de hazır beklemektedirler. Buna rağmen evlerinden gece yarısı operasyonlarla alınmış olmaları, hukuksal süreçlerin sağlıklı bir şekilde yürütülmemesi bize ortaya çıkan bu operasyona şüpheyle bakmamıza, arkasında hukuksal, sağlıklı bir sürecin olmadığına işaret ediyor. Bizler toplumsal muhalefetin sindirilmesine, baskı altına alınmasına AKP’nin 20 yıllık sürecinde çok alıştık, tanıklık ettik ama bu sürece teslim olmadık, baş eğmedik. Buradan siyasi iktidarı yeniden uyarıyoruz; 1 Mayıs gibi, seçimler gibi önemli dönemeçlerde emek ve meslek örgütlerinin siyasi partilerin yöneticilerini gece yarısı operasyonlarıyla gözaltına almak, sağlıklı hukuk süreçleri işletmeden tutuklama kararları üretmek bu süreçlerin her birine zarar verecektir. Toplumsal muhalefeti sindirmekten, hizaya sokmaktan vazgeçmelidirler. Bu yönetmeler sonuç üretmemiştir, sonuç üretmeyecektir. İdareyi ve siyasi iktidarı hukuka, adalete davet ediyoruz."

“Keyfi ve Siyasi Gözaltıları Kabul Etmiyoruz!” başlıklı açıklamayı TMMOB AMED İl Koordinasyon Kurulu Eş Sözcüsü Alican Çetinkaya okudu.

‘Rantlarınıza karşı sizlere duvar olmaya devam edeceğiz’

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “25 Nisan günü sabahı yapılan ev baskınlarında aralarında Maden Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Eş Başkanı Doğan Hatun, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Mardin İl Temsilcilik Kurulu Eski Üyesi Abdulvahap Irmak’ın da olduğu çok sayıda basın emekçisi, siyasi partili, hak savunucusu, sivil toplum örgütü temsilcisi ve sanatçıların bulunduğu 128 kişi gözaltına alınmıştır. 4. Gününü geride bıraktığımız bu hukuksuz sürecin derhal son bulmasını bekliyoruz!  Arkadaşlarımız yaşam hakkı başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin herkes için adil olmasını isteyen, eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi vermektedirler. Geçmiş dönemlerde TMMOB İl Koordinasyon Kurulu sözcülüğü yapan Doğan Hatun arkadaşımızın yaptığı kent hakkı savunuculuğu, kayyımların rant ve talan politikalarına karşı mücadelesi, tarihi ve kültürel varlıklarımızın korunmasına yönelik çabası bütün toplumun hafızasında yer almaktadır. Aynı zamanda Diyarbakır Kent Dayanışma ve Koruma Platformunda yürütücü olarak, 6 Şubat tarihinde iktidarınızın tedbirsizliği ve beceriksizliği yüzünden onbinlerce yapının yıkıldığı, onbinlerce ölümün yaşandığı depremde, halka nefes olmak, sağlayamadığınız acil ihtiyaçları sağlamak için haftalarca gece gündüz demeden Deprem Kriz Masası Sözcülüğü yapmıştır. Yandaş ve satılık medyaya servis edilen kurgu suçlamalarla bu mücadelemizi durduramayacağınızı ifade etmek isteriz. 7 yıldan uzun süredir kentimizdeki belediyeler başta olmak üzere bütün bölge belediyelerine atamış olduğunuz kayyımların suçlarını ortaya çıkarmak, rant ve talan politikalarını halka açıklamak ve bunları engellemek için durmadan mücadele eden arkadaşlarımızı ve bizleri hiçbir baskı durdurmayacaktır. İktidarınızın merkezden yürüttüğü, kentlerimizi ve doğamızı talan eden, yandaşa peşkeş çektiğiniz rantlarınıza karşı sizlere duvar olmaya devam edeceğiz!”

‘Yapılmak istenen, toplumsal muhalefeti sindirmek ve korku iklimi yaratmak’

Gözaltına alınan meslektaşlarının “eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesinin savunucuları” olduğunu dile getiren Çetinkaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkenin kaderini belirleyecek, baskı ve zulüm iktidarının yok oluşunu göreceğimiz genel seçimlere iki hafta süre kala yapılan bu hukuksuz uygulamaların demokrasi mücadelesi verenlere karşı bir yıldırma operasyonu olduğunu, hukuki bir tarafının olmadığını ve siyasi operasyonlar olduğunu biliyoruz. Her gün yeni bir hak gaspının yaşandığı bu süreçte yapılmak istenenin, toplumsal muhalefeti sindirmek ve korku iklimi yaratmak olduğu da biliyoruz. Siyasal iktidarın, kendisi gibi düşünmeyenleri, kendisinden olmayanları etkisizleştirmek için uyguladığı politikaların demokrasi, hukuk devleti ve evrensel insan haklarıyla bağdaşır yanı bulunmamaktadır.”

‘Gözaltına aldığınız arkadaşlarımızı alacak eşit, özgür yarınları birlikte inşa edeceğiz!’

Gözaltı ve tutuklamaların seçimlere dönük olduğuna dikkati çeken Çetinkaya, “Seçimleri sabote etmek ve seçimlerde korku iklimini yaygınlaştırmak, toplum aktivisitlerini gözaltına alıp onlar üzerinden topluma gözdağı vermenin başarısız olacağını geçmiş dönem seçim öncesi operasyonlardan biliyoruz… TMMOB İl Koordinasyon Kurulu olarak, yargı bağımsızlığını ortadan kaldıran, demokratik kitle örgütlerine keyfi uygulamalar yapan, hak taleplerini görmezden gelerek şiddet yoluyla baskılayan zihniyete boyun eğmedik, boyun eğmeyeceğiz. Her zaman olduğu gibi halktan, emekten, bilimden ve doğadan yana olmaya, rant ve talanlarınıza karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bir kez daha belirtiyoruz, gözaltına alınan arkadaşlarımızın hukuka aykırı olarak özgürlük ve güvenlik hakkını ihlal edici uygulamaya son verilerek derhal serbest bırakılmaları sağlanmalıdır. Yaratacağınız korku dağları istediğiniz kadar yüksek olsun, bizler bu dağları aşacak, haksız, hukuksuz, zorba ve zulüm kâr iktidarınıza son vereceğiz! Gözaltına aldığınız arkadaşlarımızı alacak eşit, özgür yarınları birlikte inşa edeceğiz!” ifadelerini kullandı.                                                                                                                                                          

Editör: Ali Abbas Yılmaz