Ekonomik krizinden dolayı zor günler geçiren üniversite öğrencileri, zamlardan dolayı burslarının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, yurttan dahi çıkamadıklarını söyledi. Türkiye’de derinleşen ekonomik ve siyasi krizle beraber son bir yıldır, başta ulaşım olmak üzere tüm temel yaşam malzemelerine gelen zamlar, toplumun tüm kesimlerini etkiledi. Krizin olumsuz etkilenen öğrenciler, zor günler geçiriyor. Yeni yılla birlikte neredeyse her şeye yüzde 100 üzerinden zam gelirken, Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) tarafından öğrencilere verilen burslar ise yalnızca 200 TL artırıldı. Resmi enflasyonun yüzde 13 olduğu 2021’de 650 TL burs alan üniversite öğrencileri, enflasyonun yüzde 69,97 olduğu bugün ise 850 TL burs alıyor. Öğrencilerin aldığı burs, temel gıda harcamalarına yetmiyor. Ekonomik krizden kaynaklı yaşadıkları sıkıntılara dair konuşan Dicle Üniversitesi öğrencileri, geçinemedikleri gibi ulaşıma yapılan yüzde yüzlük zamlardan sonra ailelerinin yanında dahi gidemediklerin aktardı. Dicle Üniversitesi Halklar İlişkiler Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi Tuğba Elhakan, hayat pahalılığından kaynaklı istedikleri hiçbir şeyi yapamadıklarını aldıkları bursun da hemen tükendiğini söyledi. Bursalı olan Elhakan, ulaşıma gelen zamlardan dolayı, bu yıl ailesinin yanına gidemediğini belirtti. Elhakan,“Normalde sömestr tatili ile dini bayramlarda ailemi görmeye giderdim. Ancak bu yıl artan yol ücretlerinden dolayı, ailemi göremedim” dedi. 2021 yılında Bursa ile Diyarbakır şehirlerarası bilet fiyatlarının 300 TL olduğunu söyleyen Elhakan, aynı biletin bu yıl 500 TL’ye çıktığını söyledi. Elhakan, “Ailemi görmeye gitsem, gidiş yol masrafım 500, dönüş 500 TL’dir. Aldığım burs ise 850 TL. Yani ailemi görmeye gidersem aldığım burs bile yetmeyecek. Benim sadece okul hayatım yok aynı zamanda sosyal hayatım da var. Yani ekonomik sorunlardan kaynaklı ne ailemle görüşebiliyorum ne de sosyal bir aktivitem oluyor. Yurttan çıkamaz hale geldim. Çünkü çıktığım zaman, harcamalarım olduğu için ay sonunu getiremiyorum. Ben de yöntem olarak, yurttan çıkmamayı seçmek zorunda kalıyorum” şeklinde ifadeler kullandı. Dicle Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’nde okuyan Gülçin İgeç, yaşanan hayat pahalılığından kaynaklı öğrencilerin alım gücünün tükendiğini söyledi. İgeç, öğrencilerin marketlerdeki ürün etiket fiyatlarını gördüklerinde vazgeçtiklerini ifade etti. Ulaşım fiyatlarının da çok yüksek olduğunu İgeç, birçok öğrenci gibi ailesinin yanına gidemediğini belirterek, “Bir yıldır Diyarbakır’dayım ama sadece bir kere ailemin yanına Iğdır’a idebildim. Geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda gitmeyi düşünüyordum ama bilet fiyatları o kadar uçuk rakamlara ulaşmış ki, gidemedim. Diyarbakır’a ilk geldiğimde 120 TL bilet parası öderken, şuanda aynı mesafeye 250 TL ödüyorum. Aldığım 850 TL’lik bursunun 500 TL sini yabancı dil eğitimine, 325 TL’sini de yurtta ödüyorum. Bana verilen bursta sadece 25 TL kalıyor. Mecburen ailemden destek alıyorum. Aylık giderim 2 bin TL civarında. Benim gibi çok sayı da öğrenci de aynı sorunları yaşıyor” dedi. Dicle Üniversitesi öğrencisi Eşref Bulut Tekin de aynı sorunlardan şikâyetçi olduğunu söylüyor. Kendisine yurt çıkmadığını dile getiren Tekin, kiraladığı ev fiyatlarının da etkisiyle ciddi sorunlar yaşadığını kaydetti. Tekin, devamında şunları söyledi, “Evler inanılmaz pahalı. Bir öğrencinin aylık gideri ortalama 3 bin TL oluyor kira ile birlikte. Hayat pahalılığı sadece biz öğrencileri değil bütün ülkeyi etkiliyor. Geri ödemeli burs alıyorum. Üniversitenin bitimiyle birlikte hayata 50 bin TL borçla başlayacağım” şeklinde ifadeler kullandı. (Kaynak: MA)