14 Mayıs seçimlerinde 300 avukatla sahada seçimin hukuki boyutunu takip eden Diyarbakır Barosu ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Seçim Koordinasyon Merkezi oluşturmuştu. Diyarbakır Barosu’nun binasına oluşturulan bu koordinasyon merkezi kendilerine telefon ile ulaşan tüm ihbarlara hem danışmanlık hem de sahadaki avukatlarla birebir müdahale edecek bir çalışma yürüttü.

Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcı Avukat Mehdi Özdemir seçim günü kendilerine ulaşan ihbarları, sayım sürecinde yaşananları, yapılan itirazları ve bu itirazlara dair atacakları adımları gazetemize değerlendirdi ve seçim günü yaklaşık 500 ihbar aldıklarının bilgisini paylaştı.

Depremzedelerin kente oy kullanma noktasında mağdur edildiğini aktaran Özdemir, kolluk görevlilerin 142 Görev Kağıdı vermeyecek şekilde oy kullandıklarını söyledi ve bu kendilerine ulaşan ihbarların yüzde 40’ını oluşturduğunu ifade etti.

İzni ve bilgisi dahilinde olmadan çok sayıda yurttaşın Seçim Kurulları tarafından sandık görevlisi olarak yazıldığını dile getiren Özdemir, bu yönde bölge genelinde yaklaşık 1000 ihlalin oluştuğuna dair bilginin kendilerine ulaştığını söyledi ve şöyle ekledi, “Bu yurttaşların çoğunun okuma yazması yoktu. Dolayısıyla sandık görevlisi olarak da yazılamazlardı.”

Seçim gününe dair yaşanan ihlallere ilişkin itiraz sürecinin devam ettiğini kaydeden Özdemir, Seçim Kurulu’nun itirazlara ilişkin vereceği tepkinin hukuki boyutuna göre yasal süreci devam ettireceklerini söyledi ve şöyle devam etti:

“Oy sayımı işlemi sonrasında oluşturdukları sandık seçim tutanağının esasında oy pusularında görülen oy sayımını yansıtmadığını yoğun bir şekilde itirazlar mevcut. Bu itirazlar dün akşam 17:00’dan sonra gerçekleştiğine tanıklık ettik.

Biz Diyarbakır Barosu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) olarak ilçe seçim kurullarında bu yaşanan süreç içerisinde avukat arkadaşlarımızla birlikte sürecin yürütücülerinden olduk.

Sandık kurullarının oluşturduğu tutanaklarının usulüne uygun düzenlenmemesi, oy sayımının mevcut seçim mevzuatına aykırı bir şekilde yapılmasına kaynaklı olarak yaşanan bir aksaklık durumudur bu. İlçe seçim kurulları tarafından bu yönlü itirazlar kendi içerisinde değerlendirilmeye devam etmektedir.

İlçe seçim kurulu tarafından kişilerin bilgisi, isteği dışında ve normalde sandık kurulunda görev alamayacak durumda olmalarına rağmen yurttaşların sandık kurulu üyesi olarak atanması seçim mevzuatına aykırıdır. Bu nedenle ilçe seçim kurulu kendi içerisinde suç işlemiştir.

Diyarbakır Barosu ile ÖHD olarak dünkü seçim sürecinde yaşanan usulsüzlükleri, eksiklikleri ve aksaklıklara ilişkin tespitlerimizi toparlamaya çalışıyoruz. Bu noktada yapılan itirazların sonucunu bekliyoruz. Eğer yaşanan süreç içerisindeki usulsüzlüklere ilişkin tespitlerimiz, gözlemlerimiz sonucunda yaptığımız değerlendirmelerin ardından yargıya taşınması gerektiğine dair bir durum söz konusu olursa bu yönde girişimde bulunacağız.”

Editör: Ali Abbas Yılmaz