Arif Bulut/ÖZEL HABER

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında inşa edilen ve henüz tam olarak faaliyete geçmeyen ‘Silvan Barajı ve Hidroelektrik Santrali’ ile Diyarbakır’ın Silvan, Kulp, Hazro ve Lice ilçelerinde yaklaşık 50 köy su altında kalacak. Su altında kalabilecek yerlere dair çıkarılan kamulaştırma kararı kapsamında hak sahiplerinin mülkünün kayıt altına alınması ve hak ediş ödemesinin yapılması için keşif çalışmaları 2011 yılında başlatıldı.

2011 yılından sonra 7 milyar metreküp göl hacimli olan baraj büyük bir alanı (50 köy ve sınırları) kapsadığı için peyderpey kamulaştırma kararı çıkarıldı. 2 Kasım 2023 tarihinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla “Silvan Barajı Rölekasyon Yolları Projesi” kapsamında bazı arazilerin kamulaştırılması Karayolları Genel Müdürlüğü için acele kamulaştırma kararı çıkartıldı.

Karardan sonra Silvan Barajı kapsamında Kulp-Lice (Sarım Çayı Köprüsü Varyantı) il yolu, Kulp-Muş il yolu ve Kulp-Hamzalı il yolunun ilgili kesimlerinde araziye girilerek yol yapım çalışmalarının tamamlanması amacıyla anılan güzergahtaki taşınmazlar ile üzerlerindeki müştemilatlar için yeni bir keşif çalışması başlatıldı.

Diyarbakır’da gazeteci gözaltına alındı Diyarbakır’da gazeteci gözaltına alındı

Yerel halkın aktardığı iddialara göre Silvan Proje kapsamına giren alanlardaki kamulaştırmada çok sayıda yolsuzluk yapıldı ve bu yolsuzluklara yetkililer göz yumdu. Baraj ile birlikte oluşturulan rant yöntemi Silvan’da başladı, sırasıyla Kulp, Lice ve Hazro gibi ilçelerde de uygulandı ve uygulanmaya devam ediliyor.

Edinilen bilgilere göre baraj nedeniyle kamulaştırma kapsamında arsa ve arsanın üzerinde bulunan ev, ahır, ağaç gibi taşınmazlara ayrı ayrı ödeme yapılıyor. Silvan’da örnek olarak başlatılan ve diğer ilçelere de yayılan ‘Ali Cengiz Oyunu’na göre kamulaştırma şöyle ranta çevriliyor:

Aynı meyve ağacına birden fazla kez ödeme yapıldı

“İlk kamulaştırma kararının verildiği Silvan’da dikilen fidanlar yıllar boyunca barajın kapsayacağı belirtilen alanlarda dolaştırıldı. Örneğin Silvan’da bir tarlada dikilen ve keşif sonucu kayda girilen meyve ağacı, buradan sökülerek henüz keşif ekibinin girmediği diğer yerlere taşınıyor.

Keşif gününü bekleyen arsa sahibi dikilecek her bir ağacı yaklaşık 150 liraya alıyor ve bunun ekimi için işçilere günlük 500-600 lira arasında bir yevmiye veriyor. İşçiler günlük onlarca belki yüzlerce ağaç dikmiş oluyor. Kamulaştırma kapsamında keşif ekibi geldiğinde ise arsa sahibine ağaç başı için 15 bin liraya kadar fiyat bedeli yazıyor. Böylelikle daha önce arsasında hiç meyve ağacı olmayan arsa sahibi yüzlerce hatta binlerce ağaç için kamulaştırmadan para almış oluyor.

Haber kaynaklarımız, bu yöntemle daha önce tek bir arsa sahibinin 20 milyon liraya kadar devletten kamulaştırma parası aldığını söylüyor. Bu yöntemin çıktısını gören diğer arsa sahipleri de aynı yöntemi kullanmaya başlıyor ve bu nedenle devlet aynı meyve ağacı için farklı farklı arsa sahiplerine milyonlarca lira ödeme yapmış oluyor.

İskelet ev ve ahır yaparak daha önce varmış gibi kayda geçiriyorlar

Bir diğer yöntem ise ev yapmak. Taşıma meyve ağaçlarından kamulaştırma kapsamında ödeme alan arsa sahipleri bununla yetinmeyerek aynı arsalarının üzerinde ev yada ahır yapıyorlar. Devlet kamulaştırma kapsamında 1 metrekareye yaklaşık 3 bin 500 lira ödüyor. Yani kamulaştırma ile birlikte 100 metrekarelik bir ev yaklaşık 350 bin liraya mal olmuş oluyor. Tabi metrekare artıkça bu oranda değişmiş oluyor. Ağaç dikimine benzer amacı taşıyan ev ve ahır yapımında ise arsa sahibi yapım işinde profesyonel olan bir ekiple anlaşıyor.

Bu ekip, bims tuğla ve çimento ile yaklaşık 2-3 günde tek katlı yada iki katlı iskelet ev yapıyor. Bu evlerde odalar, banyo, lavabo gibi bölümler yok. Bunun yanında evlerin yapımında kolon sistemi de yok. Yapım işini alan ekip kapı pencere gibi eski malzemelerden kullanıyor ve tek katlı bir evi en fazla arsa sabine 130 bin liraya mal ediyor. 100 metrekarelik evi 350 bin liraya kamulaştırmaya sokan arsa sahibi buradan yaklaşık 230 bin lira havadan para almış oluyor.

Kamulaştırma kararının olduğu alan üzerinde yapılan yüzlerce yeni yapı (Kulp)-(diğer ilçeler dahil edildiğinde bu sayı artıyor) için yine milyonlarca lira avantadan hazineden para çıkmış oluyor.

3 metrelik kuyu sondaj olarak sisteme giriliyor

Başka bir yöntem de sondaj. Arsa sahipleri yine kendi alanlarında kepçeyle yaklaşık 2-3 metrelik bir çukur kazıyorlar ve içini suyla dolduruyorlar. Keşif ekibi geldiğinde ise ‘Biz buraya sondaj vurduk. Burası sondaj’ diye kaydediliyor. Yine bu yöntemle de milyonlarca lira ekstradan alınmış oluyor.”

Dilden dile dolanan kamu zararına yönelik rant girişimini gazetemize bildirdiler

Baraj nedeniyle başlayan ve hala devam eden rant yöntemi 2 Kasım 2023 tarihli kamulaştırma kararıyla bir kez daha gündeme geldi. Yöre halkı tarafından bilinen ve dilden dile dolanan bu yönteme dair şuana kadar herhangi bir yasal adımın atılıp atılmadığına dair bilgi orta bulunmuyor.

Dikkat çekici iddia: Kaymakamından keşif memuruna kadar…

Gazetemize yıllardır uygulanan rant yöntemini Kulp’tan kayda alıp gönderen bir yurttaş, “Kaymakamından mühendisine, hakiminden keşif memuruna ve savcısına kadar hepsi beraber yiyor” iddiasında bulunuyor ve “Bütün Kulp halkı gördü, belediyesi de gördü, kaymakamı da gördü, emniyeti de gördü ama kimse ses çıkarmıyor” diyor.

Silvan’da başlayan ve Kulp’ta da devam edilen rant sistemini kayda alan yurttaş, yaşananları şöyle anlatıyor:

“Bunlar 10 yaşındaki fidanlar, Silvan’dan getirildi. Çünkü daha önce bu ağaçlar Silvan’da dikilmişti. Orada bunların parası alındı. Ondan sonra bu ağaçları Kulp’a getirdiler. Burada yarından itibaren 3 günlük karayolları keşfi yapılacak. Burada keşif sonrası kontrol edilen fidanlar bu kez de Lice’ye götürülecek. Bu şekilde barajı ranta çevirmeye çalışıyorlar.

Arsa sahibi, kaymakam ve keşif memurlarına para veriyor

Kaymakamından mühendisine, hakiminden keşif memuruna ve savcısına kadar hepsi beraber yiyor. Yarın gelecekler bunları kayda alacaklar ve tarla sahibi de kaymakama, hakime, savcıya, keşif memuruna ayrı ayrı paylarını verecek.

Çöplüğe ceviz ağacı dikmişler

Çöpün etrafına tel örgü çekmişler ve ceviz ağacı dikmişler. Kulp Çayı’nın içine bile çiftlikler, evler ve ahırlar yapmışlar. Derenin içine de ahır yapmışlar. Üstelik bunları 3 hafta içinde yaptılar. Bütün Kulp halkı gördü, belediyesi de gördü, kaymakamı da gördü, emniyeti de gördü ama kimse ses çıkarmıyor."

Haksız ve hukuksuz sömürdükleri yeter

Ev yapmışlar ama içinde tuvalet falan yok. Sadece etrafını tuğla ile çevirmişler ve üstüne naylon branda atmışlar ve bunları keşif geldiğinde ev olarak gösterecekler, parasını alacaklar. Haksız hukuksuz sömürdükleri yeter bu çarkı durdurun.”

Sonuç: Milyar liralık kamu zarı

Baraj sularından etkileneceği belirtilen 50 köy ve sınırları göz önüne alındığında rant yöntemini uygulayan tüm bireylerin ev, ahır, ağaç, sondaj ve arsa gibi kalemler elde ettiği para milyarlarca lirayı bulabiliyor.

Bilgi notu: Gazetemize görüntüleri gönderen yurttaşın isteği üzerine videoda ses ile oynandığını ve haberde isminin verilmediğini belirtmek istiyoruz. 

Editör: Arif Bulut