Özel Haber: Zelal Sinayiç / Diyarbakır

Aydın Efeler ilçesinde bulunan Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK)’na bağlı Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda asansörün düşmesi sonucu yaşamını yitiren Zeren Ertas ile beraber ülke genelinde KYK yurtlarında yaşanan sorunlara tepkiler büyüyor. Birçok üniversite öğrencisinin yurtlardaki sorunları gündeme getirdiği oturma eylemleri, yürüyüş ve protestolar büyüyerek devam ediyor.

Ülke genelinde yurt sorunlarının tekrardan gündeme geldiği sırada Diyarbakır Dicle Üniversitesi kampüsünde taciz iddiaları öğrencilerin tepkisine neden oldu. Kampüs girişinde hiçbir kontrolün olmaması, herkesin kampüs içerisine girebilmesi ve otobüslerin öğrencileri akşam saatlerinde yurtlara uzak yerlerde inmeye mecbur bırakması başlıca sorunlar.

Bu sebeplerden kaynaklı daha önce tacize uğramış kadın öğrenciler Sur Ajans 'a konuştu.

Mehmet Begit'e istifaya çağırısı Mehmet Begit'e istifaya çağırısı

Kampüse giren çıkan belli değil

Dicle Üniversitesi kampüs araçlarının akşam erken saatlerde bittiğini ve taleplerine rağmen şoförlerin de öğrencileri güvenli alanlardan uzak yerlerde indirmeye mecbur ettiğini dile getiren Merve bu talepler sebebiyle de tacize uğradıklarına dikkat çekerek şöyle konuştu:

"Özellikle yurtlarda güvenlik önlemlerin artırılması gerektiğini düşünüyorum, Kampüse giren ve çıkanlar için gerekli tedbirler alınmıyor. İsteyen istediği şekilde kampüse girip çıkabiliyor, Köy yolları üniversitenin içerisinden geçiyor. Daha geçen aksam C Blok binasının arkasında kimliği belli olmayan üç kişinin içki içtikleri duyumunu aldık. Ve bizim bina katları çok alçak olduğu için isteyen istediği şekilde içeri girebilir. Bu durum da bizi daha da tedirgin ediyor”

'Yurtlarda Güvende Değiliz'

Ailesinin, güvenli olduğunu düşünerek onları KYK’ya bağlı yurtlara gönderdiklerini söyleyen Fatma, güvende olmadıklarının altını çizerek daha önce yasadığı taciz sorununa değindi. Fatma " Geçen sene yurda dönerken tacize maruz kaldım, iki araç beni takip ediyorlardı. Yurt kampüs dışındaydı, bir otobüse atlayarak bulunduğun durumdan kaçabildim. Fakat şu anki yurt yolunda başıma böyle bir durum geldiğinde hangi araca güvenip de binebilirim? Kampüs içerisinde gerekli güvenlik önlemleri bulunmuyor. Güvende değiliz, dün aksam yaşanan taciz olayını duyduğundan beri kabuslar görüyorum" dedi.

Güvenlik almak yerine herkes ahlak bekçiliği yapılıyor

Tedbir taleplerinin tacizle sonuçlandığına tepki gösteren Fatma sözlerini şöyle sonlandırdı: "Bizi yurda kadar bırakın dediğimiz otobüs şoförleri ya da herkesi içeri almayın dediğimiz güvenlik görevlileri tarafından sürekli aynı söylemlere maruz kalıyoruz.  'Neden o saate kadar dışarıdasınız? İçeriye yabancı almayın dediğimizde ise ' Ya sizin sevgilileriniz?' gibi sözlü tacizlere maruz kalıyoruz.  Benim ahlak bekçiliğim onlara kalmadı. Gerekli önlemler en kısa zamanda alınmalıdır."

Not: Röportaj veren kişiler isimlerinin kullanılmasını istemediği için güvenlikleri açısından haberde, kişilerden Merve ve Fatma olarak bahsedilmiştir.

Editör: Ali Abbas Yılmaz