Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinin ikinci tura kalmasıyla seçmen 28 Mayıs Pazar günü bir kez daha sandığa gidecek. İlk turda seçim kampanyasını gözaltı ve tutuklamalar ile yürüten, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’ni (Yeşil Sol Parti) hedef alan Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan, ikinci tura da bu politikayla gidiyor. “Faşizmi geriletme” stratejisini ikinci turda sürdüren Yeşil Sol Parti Batman Milletvekili seçilen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, halkın 14 Mayıs’ta gösterdiği tutumu 28 Mayıs seçimlerine taşıyacaklarını belirterek, “Erdoğan ve temsil ettiği faşist zihniyeti devirmekte kararlıyız” dedi.

‘Faşizmin kurumsallaşmasına izin vermeyeceğiz’

Erdoğan’ın her seçimde dincilik ve milliyetçilik üzerinden seçim çalışmalarını yürüttüğünü ifade eden Bayındır,  “Türk siyasi tarihinde geleceği tehlikeye giren iktidarlar, din istismarına başvurmuştur. Irkçılık ve faşizmi artıran bu zihniyet, dini de istismar ediyor. AKP bunu insanlık dışı bir uygulamayla, kutuplaştırmayla yapıyor. Buna karşın toplumsal özgürlük,  barış,  demokrasi, eşitlik talebi olanların, bir arada yaşanmanın yollarını sunan bir mücadele anlayışı var. AKP-MHP iktidarı, antidemokratik yöntemlerini devreye koyan ve devletin tüm imkanlarıyla despotik sistem ile seçime girdi. Bu faşizmin kurumsallaşmasına izin vermeyeceğiz. 28 Mayıs seçimleri çok önemli. Kürt halkı 14 Mayıs seçimlerinde demokrasiden yana olan tutumunu ortaya koydu.  Bu tutum 28 Mayıs’ta kendini güçlü bir şekilde gösterecek” ifadelerini kullandı.

‘Kürt halkı 28 Mayıs’ta Erdoğan rejimini göndererek net tavrını ortaya koyacak’

AK Parti döneminde yaşanan katliamları hatırlatan Bayındır, “Erdoğan’ın Kürt halkının hafızasında yaratığı yıkım, diri bir şekilde duruyor. Erdoğan faşizminin, Kürtlerin diline, tarihine, coğrafyasına, kültürüne ve varlığına karşı nasıl bir tehdit oluşturduğunu biliyoruz. 28 Mayıs’a giderken, Erdoğan rejiminin Kürt halkı üzerinde yaratığı tahribat ve yıkımı daha fazla anlatmaya çalışacağız. Kürt halkı kendisine yapılan baskı ve zulüm politikasına karşın 14 Mayıs günü cevap vermiştir, 28 Mayıs’ta Erdoğan rejimini göndererek net olan tavrını ortaya koyacaktır” diye belirtti.

‘Son ana kadar sandığa sahip çıkmalı’

14 Mayıs seçimlerinde sandıklarda yaşanan usulsüzlükleri anımsatan Bayındır, seçim güvenliğine dair şunları söyledi: “Bizler siyasi partiler, gönüllüler ve avukatlar, 14 Mayıs’ta yaşanan sıkıntıları aşan bir seçim sürecine hazırlanıyoruz. Herkesi seçim güvenliğine dair görev almaya çağırıyoruz. Sorumluluk almak isteyenler partimize başvurabilir. Hırsızlıkta tecrübeli bir iktidarla karşı karşıyayız. İtiraz ettiğimiz seçim sonuçları, iktidarın hırsızlığını açıkça ortaya koydu. Bunu Cumhurbaşkanlığı seçiminde tekrar devreye koymak isteyecekler. Bu konuda hepimizin üstüne düşen görevler var. Tüm siyasi partiler bu konuda tedbir almalı. Son ana kadar sorumlu olduğu sandığa sahip çıkmalı. Çünkü karşımızda hırsızlıkta uzmanlaşmış bir iktidar var, boşluk bulduğu anda oyları çalabilecek ya da kendisi bir boşluk yaratma uğraşında olabilecek bir iktidar var” uyarısında bulundu.

‘Korkmadan, çekinmeden seçimin başarısına odaklanalım ve özgürlüğü getirelim’

Cumhur İttifakı’nda yer alan partilerin ülkeyi karanlığa sürükleyeceğini belirten Bayındır, “Bu ittifakın birleşenlerini bir araya getirdiğimizde, ırkçı, milliyetçi, gerici, faşist ve kadın, doğa, toplum, Kürt düşmanı olduğunu görebiliyoruz. Bu seçimin sonuçları halkın geleceği açısından tarihi bir seçim. Halkların özgürlük, demokrasi ve birlikte yaşama talebi ile karanlık ve faşist bir sistem karşı karşıya. Ya beyaz ya da karanlık bir dönemin yaşanacağı seçim olacak. Korkmadan, çekinmeden, bu seçimin başarısına odaklanalım ve özgürlüğü getirelim” diye seslendi. (Kaynak: MA)

Editör: Ali Abbas Yılmaz