Bolu F Tipi Cezaevi’nde tutulan Nurettin Kaya’nın tecridin daha da derinleştirdiği yönünde tepkilerin odağı olan Y, S tipi ve Yüksek Güvenlikli Cezaevlerinin (YGC) kapatılması talebiyle 29 Ekim 2023 başlattığı ölüm orucu, 234’üncü gününe girdi. 2008 yılından bu yana cezaevinde tutulan Kaya, daha önce bulunduğu Erzurum 1 Nolu Dumlu Yüksek Güvenlik Cezaevi’ndeyken, arkadaşları olan Ali Şengül ve Cemil Kurt ile birlikte, “kuyu tipi” olmayan bir cezaevine sevk edilmek talebiyle 2023 yılının Mayıs ayında açlık grevi eylemi başlattı. Açlık grevlerinin 100’üncü gününde cezaevi idaresinin taleplerinin karşılanacağına dair söz vermesi üzerine Kaya ve arkadaşları açlık grevine son verdi.
Taleplerinin karşılanmaması üzerine yeninden ölüm orucuna başlayan Kaya, 29 Şubat’ta Bolu F Tipi Cezaevi’ne sevk edildi ancak arkadaşları sevk edilmedi. Kaya, arkadaşlarının sevklerinin yapılmaması nedeniyle ölüm orucunu sürdürüyor. Erzurum 1 Nolu Dumlu Cezaevi’nde tutulan Alişan Gül ve Cemil Kurt ise sevk talebiyle 89 gündür süresiz açlık grevi eylemini sürdürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Kaya’yı ziyarete eden, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube Hapishane Komisyonu, yaptıkları açıklamada, Kaya’nın 40 kiloya düştüğünü, ağız içinde yaralar oluştuğunu, ayaklarında şişme ve ödem oluştuğu, denge sorunu yaşadığını ve yürümekte zorluk çektiğini açıkladı. Komisyon, Kaya’nın sağlığının ciddi boyutlara ulaştığına dikkat çekti.
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TAYAD) üyesi Emir Karakum, ölüm orucundaki Kaya’nın taleplerinin karşılanması çağrısında bulundu.
Politik tutsaklara yönelik uygulamalara dikkat çeken Karakum, siyasi tutsakların kuyu tipi cezaevlerine sevk edildiğini, tecrit politikasıyla tutsakların iradesinin teslim alınmaya çalışıldığını ifade etti.
Devletin ve iktidarın tutsaklara dönük politikalarına karşı tutsakların direndiğini aktaran Karakum, “Tecrit politikası sadece iktidarla bağımlı değil, aynı zamanda emperyalizmin bir politikasıdır. Devrimci sosyalist ve düşünceleri engellemek isteyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Siyasi tutsakların düşüncelerini, fikirlerini teslim almaya dönük birçok yol ve yöntem izlediler. Fakat gelinen aşamada görüyoruz ki tutsaklar tecridi de kendilerine uygulanan politikayı da parçaladılar” ifadelerini kullandı.
Cezaevlerinin “ölüm” evlerine dönüştüğünü dile getiren Karakum, Kaya’nın aşırı kilo kaybettiğini ve sağlık durumunun ciddi seviyelere ulaştığına yer verdi. Karakum, Kaya’nın infaz yakmalarının Karakum, tutsakların talepleri karşılanıncaya kadar eylemlerini sürdüreceklerini ifade etti.
Ölüm orucunun 234’üncü gününde olan Nurettin Kaya’da çeşitli hastalıkların oluştuğunu belirten Karakum, cezaevlerindeki baskılara ses çıkartmanın vicdani bir sorumluluk olduğunu vurgulayarak duyarlılık çağrısı yaptı.
