TİP Diyarbakır İl Başkanı Salih Sargın ve İl Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Çil, kent genelinde 1 Mayıs hazırlıklarının yoğun bir şekilde sürdüğünü belirtirken, tüm işçi ve emekçileri 1 Mayıs’ta alanlara davet ettiler. TİP Diyarbakır İl Başkanı Salih Sargın Diyarbakır’ı sokak sokak gezerek 1 Mayıs çağrısı yaptıkların belirtirken, İl Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Çil ise işçi ve emekçileri yaşanılabilir bir dünya için Türkiye işçi Partisi ile 1 Mayıs’ta yürümeye davet etti. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Diyarbakır İl Başkanı Salih Sargın ve parti il yöneticisi Yasemin Çil ile kentteki 1 Mayıs hazırlıkları ve işçi sınıfı içindeki çalışmalarını konuştuk. TİP Diyarbakır İl Yöneticilerinden 1 Mayıs çağrısı ‘Diyarbakır genelinde girmediğimiz sokak kalmadı’ Diyarbakır’da 2 yıldan beri parti binasını açtıklarını ve çalışma yürüttüklerini belirten TİP Diyarbakır İl Başkanı Salih Sargın, 1 Mayıs hazırlıklarına ilişkin şunları söyledi: “Yaklaşık bir aydır sokaklarda, iş yerlerinde, pazarlarda her yerde bildiri çalışması yapıyoruz. 2023 yılına giderken bu yılki 1 Mayıs’ın coşkulu bir şekilde kutlanmasını istiyoruz. Diyarbakır genelinde hemen hemen girmediğimiz sokak kalmadı. İşyerlerine, tekstil atölyelerine ve işçilerin yoğun olduğu yerlerde Türkiye İşçi Partisi olarak işçilerle beraber olmak istiyoruz. Sanayi sitelerinde her zaman çalışıyoruz ama 1 Mayısa özel de buralarda çalışıyoruz. Şuan tekstil atölyelerine giremiyoruz ama sabah erken saatlerde duraklarda bekleyip işçilerin çay içtiği yerlerde bildiriler dağıtarak onları 1 Mayısa davet ediyoruz.” ‘Beraber olursak faşizmi yenebiliriz’ Parti çalışmaları konusunda sahadan güzel geri dönüşler aldıklarını ifade eden Sargın, şunları söyledi: “Pazarda bildiri dağıttığımızda insanlar Domatesin fiyatından haberiniz var mı diye soruyorlar. Haberimiz var ama sorumlusunun kim olduğundan da haberimiz olduğunu söylüyoruz. Biz de bunu insanlara göstermeye çalışıyoruz. Şuan yaşadığımız kötü koşulların sebebi nedir? Bu kötü koşulları ancak beraber mücadele ederek alt edebileceğimizi söylüyoruz. Pazarda insanları 1Mayısa davet ediyoruz ve bize iyi bakıyorlar. Biz de Diyarbakırlıyız ve herhangi bir dışlanmayla karşılaşmıyoruz. Türkiye İşçi Partisi Diyarbakır’da çok seviliyor. Onlara tanıdık geliyoruz. Milletvekillerimizi tanıyorlar. Genel Başkanımızı tanıyorlar. Barış Atay’ı tanıyorlar. Artık insanlar Türkiye İşçi Partisi’ni tanıyor. 2 yıl önce sokağa çıktığımızda TİP’i tanımıyorlardı ama artık herkes bizi biliyor. Diyarbakır’da çok iyi destek alıyor, çok iyi karşılanıyoruz. Tabii 2-3 yıl önce kimse partiyi tanımıyordu. Ben Diyarbakır’da bir kişiydim ama şuan sayımız 300-400’ü buluyor. Bu bizim için güzel bir şey ama tabii bunu da yetersiz buluyoruz ve daha çok çalışmaya ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Sadece Türkiye İşçi Partisi’ne değil tüm sol-sosyalist hareketlere insanların katılmalarını istiyoruz. Herkes sol-sosyalist partilerde, sendikalarda örgütlensinler. Örgütsüz hiç kimse kalmasın. Biz beraber olursak faşizmi yenebiliriz.” ‘1 Mayıs’ta alanlara’ 1 Mayıs’ta tüm işçilerin alanda olması gerektiğini ancak sarı sendikaların işçileri alandan uzak tutmaya çalıştığına vurgu yapan Sargın, işçilerin örgütlülüğünün güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. İktidarın sermayenin çıkarları için işçileri örgütsüzleştirdiğine işaret eden Sargın, güçlü 1 Mayıslar için güçlü sendikalara ihtiyaç olduğunu söyledi. “Gezi direnişi onurumuzdur” diyen Sargın tüm işçi ve emekçileri 1 Mayıs’ta alanlarda olmaya çağırdı. TİP Diyarbakır İl Başkanı Salih Sargın ve İl Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Çil ‘Diyarbakır, Çınar, Bismil ve Ergani’de de 1 Mayıs çalışmaları yapıyoruz’ TİP Diyarbakır Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Çil ise partisinin kentteki faaliyetlerine ilişkin şöyle konuştu: “Sadece Diyarbakır merkezde değil, Çınar, Bismil ve Ergani’de de 1 Mayıs çalışmaları yapıyoruz. Gerek esnafa, gerek Pazar yerlerine, parklarda, bahçelerde, mahallelerde girebildiğimiz her sokakta, kadınları, gençleri, tüm işçi ve emekçileri 1 Mayısa davet ediyoruz.” ‘Halkın örgütlü gücüyle yaşanılabilir bir dünya için mücadeleye’ Gezi davasında verilen kararları eleştiren Çil, sözlerine şöyle devam etti: “Gezi davasında dün bir karar çıktı. Bu davada Gezi’yi savunanlar, Gezi’de direnenler tutuklandılar. Özellikle böyle bir atmosferde 2013 Haziran’ını yeniden hatırlayıp 2022 1Mayısına öyle girmek gerekiyor diye düşünüyorum. Değil geçinebilmek, evine ekmek götürebilmek, geçimini sağlayabilmek; işyerinin giderlerini ödeyemediği için dükkanının kapatmak zorunda kalan esnaflar var. İnsanlar elektrik, su faturalarını, kirasını nasıl ödeyeceğini, çocuğunu okula nasıl göndereceğini, ay sonunu nasıl getireceğini düşünüyor. Gününü nasıl geçireceği konusunda bir çıkış bulamayan insanların intihara sürüklendiğini görüyoruz. Kadınlar her sokakta bas bas ‘yaşamak istiyoruz’ diye bağırdığı, yaşamak bizim hakkımız dediği ve sürekli tacize, tecavüze uğradığı, şiddete maruz kaldığı bir atmosfer var. Gençlerin, geçinemiyoruz, üniversitelilerin barınamıyoruz dediği, eğitim haklarının ellerinden alındığı için sokaklara çıktığı bir Türkiye’de 2022 1 Mayısının çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. 2013 Haziran’ını iyi hatırlayalım, Gezi sadece 3-5 ağaç değildi. Gezi’ye giden süreçte biriken muazzam bir öfke vardı. Memleketin dört bir yanında hukuksuzluklar, adaletsizlikler, Reyhanlı’da patlayan bombalar, ODTÜ direnişi vb. tüm bunların bir birikimi vardı. Ve Gezi’de bu öfkenin bir yansımasını gördük. Bunun da kelebek etkisi ile ülkenin dört bir yanına nasıl yayıldığını gördük. Her renkten her kesimden insanların bir araya geldiğinde neler yapabileceğini gördük. Bu anlamda dün Gezi’yi savunduğu için tutuklanan mücadele arkadaşlarımızı da hatırlayarak 2013 Haziran’ından 2022 1 Mayısına başka bir özgüven, başka bir öfkeyle başka bir umutla birbirimize kenetlenerek 1 Mayısa gitmemiz gerekiyor. Sadece 1 Mayıs içinde de değil sonrasında da halkın örgütlü gücünün farkında olarak yaşanılabilir bir dünya için; kadından, çocuktan, gençlerden yana, Alevilerden, Kürtlerden yana, bu memlekette ezilen, hakkı gasp edilen kim varsa onlardan yana başka bir dünyanın mümkün olduğunu söylüyoruz. Bunun için de yan yana gelmeye, halkın örgütlü gücüne ihtiyacımız var. 1 Mayısı bir başlangıç olarak ele alamım ve bizden aldıklarını, çaldıklarını tekrar alabilmek için Türkiye İşçi Partisi olarak birlikte yürümeye çağırıyoruz.” ‘Neyi eksik yapıyoruz da işçi sınıfını örgütleyemiyoruz diye yıllardır kendimize soruyoruz’ Newroz kutlamasına katılımın yüksek olduğu Diyarbakır’da 1 Mayısa katılımın oldukça düşük olmasına ilişkin olarak da Çil, şunları söyledi: “Bölgeye has, bölgenin kendi şartlarından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Kürt coğrafyasında Newroz’un bambaşka bir anlamı var. 1 Mayıs ise işçi sınıfının, emeğin, dayanışmanın günüdür. Kürt işçi sınıfı, demokratik muhalefet açısından sınıf siyaseti ilk planda olmayabilir. Yani, ondan önce gelen şeyler olabilir. Ama tabii işçi sınıfının neden örgütlenemediği konusu tüm Türkiye geneli için bir sorun. Neyi eksik yapıyoruz da işçi sınıfını örgütleyemiyoruz diye yıllardır kendimize soruyoruz.” ‘2013’te Gezi’yi nasıl savunduysak 2022 1 Mayısını da öyle savunalım’ 1 Mayısı mücadelenin bir başlangıcı kabul etmek gerektiğini ifade eden Çil, “1 Mayıs’tan sonra bütün emekçilerle, ezilenlerle, kadınlarla, gençlerle; bu memlekette hakkı gasp edilen, yaşamı, özgürlükleri elinden alınan, hukuksuzluğa, adaletsizliğe uğrayan, saray tarafından ezilen, yok sayılan kim varsa onlarla birlikte yürüme çağrımız var. Bu anlamda 1myıs bizim için bir milat olsun. 2013’te Gezi’yi nasıl savunduysak 2022 1 Mayısını da öyle savunalım. Gezi’de mücadele arkadaşlarımızı katledenler, elini kolunu sallayarak dolaşıyorsa ve üstüne hala biz tutuklanıyorsak bizim daha kaybedecek bir şeyimiz yok, onurumuzdan başka. Onuruna sahip çıkan herkesi Türkiye İşçi Partisiyle birlikte yürümeye ve bu düzeni değiştirmeye davet ediyoruz.” SUR AJANS / ÖZEL