Tur rehberi, seyahat deneyimini tamamlayan ve bu deneyimi unutulmaz kılan bir faktördür. Bir tur rehberi, sadece bilgi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ziyaretçilere yerel kültürü, gelenekleri ve tarihi derinlemesine anlatır. Turizm sektöründe tur rehberleri, ziyaretçilere yol göstererek, onları bilgilendirerek, konfor ve güvenliklerini sağlayarak seyahatlerini en iyi şekilde deneyimlemelerini mümkün kılar. Tur rehberlerinin en önemli özelliklerinden biri, ziyaretçilerin farklı bakış açıları geliştirmelerine olanak sağlayabilmektir. Ön yargılarla ülkemize gelen sayısız ziyaretçi nitelikli rehberlerimizin emekleriyle bu ön yargıları yıkmayı başarmıştır. Ayrıca, turist rehberleri güvenlik konusunda da önemli bir rol oynar. Yabancı bir coğrafyada seyahat etmenin getirebileceği belli başlı (potansiyel) güvenlik sorunlarıyla karşılaşma riskini en aza indirmek için profesyonel bir tur rehberinin liderliği altında seyahat etmek önemlidir. Rehbere sahip olmak, gezginlerin rahatlıkla gezebilecekleri bölgeleri belirlemelerine yardımcı olurken aynı zamanda yerel halkın alışkanlıkları ve gelenekleri hakkında da bilgi sahibi olmalarını sağlar. Tur rehberlerinin bir diğer önemli faydası ise ziyaretçilerin zamanlarını en iyi şekilde kullanmalarına yardımcı olmalarıdır. Bir şehirde sınırlı zamanları olan gezginler için, tur rehberleri en popüler turistik yerleri ve ilgi çekici noktaları göstererek zaman kaybını önler. Aynı zamanda misafirleri, kalabalık dönemlerde bile daha az bilinen ancak keşfedilmeye değer olan yerlere götürerek orijinal bir deneyim sunarlar.

Sonuç olarak, tur rehberleri seyahat deneyimini zenginleştiren ve unutulmaz kılan önemli bir unsurdur. Yerel bilgileri, içeriden bakış açısı ve güvenlik konusundaki uzmanlıklarıyla gezginlere yol gösterirken aynı zamanda tarih ve kültür hakkında derinlemesine bilgi sağlarlar. Tur rehberinin liderliği altında seyahat etmek, gezginlere daha keyifli, güvenli ve anlamlı bir deneyim sunar. Bu noktada bir kimlik olarak rehber, karşımıza bir ülkenin “turizm elçisi” olarak çıkmaktadır.

***

“Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acenteleri ve Seyahat Acenteleri Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” şu günlerde bütün turizmcilerin gündemindeki en önemli başlık olarak karşımıza çıkıyor.

Turizm sektöründe hem ulusal hem uluslararası alanda 18 yıllık deneyimle, bir seyahat acentesi sahibi ve aynı zamanda kokartlı bir rehber olarak bu noktada naçizane düşüncelerimi belirtmek gereği duydum. Taslaktaki maddeleri derinlemesine incelediğimde bazı maddelerin hem seyahat acenteleri hem rehberler hem ülke turizminin geleceği hem de ziyaretçilerin lehine olduğunu gördüm ve bunu takdir etmemek haksızlık olur. Lakin, ben ve pek çok meslektaşım, özellikle, rehberlik mesleği ile ilgili üç maddenin uzun vadede ülke turizminin aleyhine olacağı düşüncesindeyiz.

Türkçe rehberlik konusu...

En az bir yabancı dil bilmek, rehberlik mesleğini icra etmek isteyen adaylar için bir zorunluluktur. Bu zorunluluk, rehber adaylarının daha fazla çalışmaları, kendilerini daha iyi geliştirmeleri ve sadece gerçek anlamda bu mesleği layığıyla yapmak isteyen bireylerin rehber olmalarını sağlamaktadır. Bu koşulun kaldırılması ise; rehberlik mesleği ile ilgili hiçbir ilgisi/bilgisi olmayan pek çok lisans bölümü mezunu her birey, sadece bir yıl ve okula bile gitmeden tezsiz yüksek lisans yaparak rehber olabilecek. Bu durum işsiz rehber orduları yaratacağı gibi nitelikli, alanında yıllarca deneyim sahibi, bölgesini ve ülkesini en iyi şekilde tanıtan binlerce rehberi de meslekten uzaklaştıracak ve uzun vadede ülke turizminin niteliğini düşürecektir. Bu noktada temel argüman Türk ziyaretçilerin Türkçe rehber talebidir. Bu argüman soru işaretleri doğurmaktadır, zira sahada görev yapan binlerce rehberin her biri Türkçe bilmektedir.

Rehberlerin otobüslerden indirilmesi…

Rehberlerin otobüslerden indirilmeleri yani müze ve ören yerlerine hapsedilmeleri yine belli kaygılara neden olmaktadır. Sanıldığının aksine rehberin işi sadece sahada değildir, rehberler bazen saatler süren yolculuklarda yol boyunca misafirlere bölge ile ilgili kültürel, tarihi, toplumsal bilgiler verir ve bu, seyahatin hem eğlenceli hem de verimli geçmesini sağlar. Sahada detay vermek için her zaman yeterli zaman ve uygun ortam olmayabilir. Bu açık, araçlarda seyahat halinde kapatılmaktadır. Yine bu seyahatler sırasında ziyaretçilerin güvenliğini sürekli olarak gözeterek (gerektiğinde araç sürücülerine müdahale ederek) seyahat deneyimlerini artıranlar rehberlerdir. Bu noktada bir diğer husus da rehberlik mesleği için yıllarca eğitim gören insanların içine düşecekleri psikolojik durumdur. İş bekleyen işçiler (babam da bir işçiydi, yanlış yerlere çekilmesin sözlerim) gibi müze ve ören yerlerinde yığılmak, yıllarca üniversite okuyup, dil öğrenip kendini geliştiren hiçbir rehberi mesleki açıdan motive etmeyecektir.

Arkeoloji ve sanat tarihi mezunlarının rehber olması…

Rehberlik, sanat tarihi ve arkeolojiden ibaret değildir. Bir rehber çok daha geniş bir alanda bilgi sahibi olmanın yanında kriz yönetebilme, kitle güvenliği, yüksek iletişim becerisi, kalabalıkları idare edebilme becerisi gibi yeterliliklere de sahip olmalıdır. Ayrıca, halihazırda, bu bölüm mezunları yüksek lisans yapıp dil sınavını geçerek rehber olabilmektedirler. Gerçekten de rehberlik mesleğini icra etmek isteyen biri için bu iki koşul zorlayıcı unsurlar olmamalıdır. Burada amaç rehber açığını kapatmaksa (eğer varsa) üniversitelerde binlerce öğrenci bu bölümü okumakta ve her yıl bu öğrenciler işbaşı yapmaktadır. Yok eğer amaç sanat tarihi ve arkeoloji mezunlarına iş imkânı sağlamaksa bu hesap çarşıya uymayacaktır. Neden mi? Bu iki bölüm hemen her yıl 4000/5000 civarında mezun vermektedir. Buna karşın bazen 20 atama bazen ise hiç atama yapılmamaktadır. Demek oluyor ki bu bölümden mezun olan on binlerce insan rehberliğe başlayacak. Bir anda rehberlik mesleğinde arz patlaması yaşanacak. Talebin arzı karşılamadığı durumda ise ne olacağını hepimiz biliyoruz. Mesleğin bir değeri kalmayacak, nitelikli rehberler başka mesleklere yönelecek, elimizde profili düşük binlerce yeni nesil rehber! kalacak ve ülkemize gelen ziyaretçiler bugün aldıkları rehberlik hizmetinin sadece zayıf bir yansımasıyla yetinmek durumunda kalacak.