SUR AJANS- Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu (DKKDP), Kürt sorununun çözümünde yaşanan tıkanmaya ilişkin bölgedeki ve kentteki STK’larla sivil toplum buluşması gerçekleştirdi.
Diyarbakır’da bir otelde bugün yapılan buluşmaya Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nda bulunan (DKKDP), sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.
‘Ülkedeki sorunların ağırlığı Kürt meselesindeki çözümsüzlüktür’
Sivil Toplum Kurumları’nın buluşma öncesi yaptığı paylaşımda, toplantının içeriğine ilişkin şu ifadeler yer aldı:
“Kürt meselesinin çözümsüzlüğünün yarattığı sorun alanları bütün ağırlığı ve can yakıcılığıyla son kırk yılda olduğu gibi varlığını sürdürmektedir. Hukuk, demokrasi, insan hakları ve ekonomi alanında yaşadığımız sorun ve sıkışmışlığın en önemli nedeni şüphesiz Kürt Meselesindeki çözümsüzlüktür. Demokratik çözüm zemininden uzak, güvenlikçi politikalar ve şiddet yöntemleri tüm toplumu olduğu gibi bizleri de fazlasıyla kaygılandırmaktadır. Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu olarak; bölgede bulunan bütün sivil toplum, meslek, hak ve iş örgütleri olarak bu süreçte bir araya gelmeyi ve Kürt Meselesinin demokratik ve barışçıl zeminde çözümüne dair yapılabilecekler konusunda görüş alışverişinde bulunmayı, çok kıymetli ve aynı zamanda tarihi bir sorumluluğun gereği olarak görüyoruz.”
Toplantının açılış konuşmasını Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan yaptı.
Turan, toplantının sonuç bildirgesini Pazartesi açıklayacaklarını söyledi.
Bölgenin sorunlarının bir türlü bitmediğine işaret eden Turan, Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu (DKKDP), olarak kentin, bölgenin sorunlarında neler yapılabileceğini ve nasıl çözüm geliştireceklerini istişare etmek için bir arada oluklarını ifade etti.
Turan, kent bileşenlerinin yanısıra bölgeden de STK temsilcilerinin katılım sağladığını söyledi.
‘Diyalog içinde barışçıl bir çözüm için bir araya geldik’
Toplantının gündemine ilişkin Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren söz aldı. Toplantıya neden ihtiyaç duyduklarına ilişkin olarak Eren, şunları söyledi: “Kürt sorunun çözümüne ilişkin STK’lar olarak sürekli görüşlerimizi paylaştık ama ilk defa bu kadar ciddi bir katılımla karşı karşıyayız. Neden bu toplantıyı yapıyoruz; nitekim tartışacağız ama Kürt meselesinin salt seçim süreçlerinde gündeme getirilmesinden rahatsızız. Sorunun çözümüne yönelik salt güvenlikçi yaklaşımları da kabul etmiyoruz. Bu mesele tarihi, toplumsal, siyasi bir meseledir. Toplumun büyük beklenti içinde olduğu çözüm süreci istenildiği gibi sonuçlanmalı. Bana göre herkes Kürt meselesinde sorumluluk almalı. Kürt sorunu bütün sorunların mihenk taşıdır. Bu ülkedeki tüm sorunların çözümü Kürt sorununda düğümleniyor. Kürt meselesini çözemezsek demokrasi, özgürlükler sorununu da çözemeyiz. Biz herhangi bir aktörün tarafı değiliz. Biz ağırlığıyla can yakan bu sorunun çözümü için bir araya geldik. Bu acıyı yakından hissediyoruz. Sadece eleştirenler değil, sadece güvenlikçi yaklaşımlar değil, şiddetin sorunun çözümünde bir sonuç üretmeyeceğine inanıyoruz. Diyalog içinde barışçıl bir çözüm için bir araya geldik. Buradan çıkan sesin meclis ve iktidar nezdinde bir karşılığı olur. Bu çatışmadan hala güç devşiren odaklar olduğunu da biliyoruz. Onlarla baş edecek güçte olduğumuzu da biliyoruz.”