Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Adana Şubeler Platformu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK)sahte enflasyon rakamlarını protesto etti. TÜİK Bölge Müdürlüğü önünde yapılan açıklamada, “TÜİK gerçekleri açıkla, sahte rakamlarla ekmeğimizle oynama, yoksulluk değil, insanca yaşayacak ücret istiyoruz” pankartı taşındı. Platform adına açıklamayı Dönem Sözcüsü Erol Eren yaptı.

‘Derinleşen yoksulluk’

Hakkari madene karşı eylemde: Bize destek olun Hakkari madene karşı eylemde: Bize destek olun

Herkesin yoksulluğun pençesinde olduğuna değinen Eren, “Uygulanan sermaye yanlısı politikalarla Türkiye’de çocuğundan yaşlısına, kadınından erkeğine, emekçinden işçisine herkes yoksulluğun pençesine hapsedildi. Toplumun bütün kesimleri en temel yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta dahi güçlük çeker hale getirildi. Artık yoksulluk değil, derinleşen yoksulluktan söz eder olduk” dedi.

‘Oyunları gizlemek artık mümkün değil’

Enflasyonda  oynanan oyunun sonuçlarını gizlemenin artık mümkün olmadığını söyleyen Eren şunları söyledi:

"Ülkeyi yönetenler bugüne kadar onlarca Ali Cengiz oyunu ile yaşadığımız gerçek enflasyonu gizlemeyi bir süreliğine başardılar. Ama geldiğimiz noktada yıllardır sahnelenen bu oyunların sonuçlarını gizlemek artık mümkün değildir. Aralık ayı verilerine göre, açlık sınırının16 bin 483 liraya, yoksulluk sınırının 46 bin 837 liraya yükseldiği günümüzde ülkedeki her beş kişiden biri açlık sınırı altında bir gelirle yaşamaya çalışmaktadır.

Asgari ücretin açıklandığı 27 Aralık tarihinden hemen sonra sadece 7 gün içinde Motorlu Taşıtlar Vergisine yüzde 58.46, kamuya ait otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 76, Yap-İşlet-Devret modeliyle işletilen otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 50 oranında zam yapılmıştır. Elektrikten doğalgaza, gıda ürünlerinden kiralara kadar uzanan zam kasırgası hız kesmeden sürmektedir."

‘Gerçekleri ters yüz etmek’

Asgari ücret giderek ortalama ücret haline geldiğine ve yoksulluğun daha da derinleştiği ifade eden Eren: “6,5 milyon kamu emekçisi ve emekli, yandaş konfederasyonların ve iktidarın sahte enflasyon rakamlarını bir kuruş aşmayan TİS mutabakatlarının bedelini yıllardır ödemeye devam etmektedir. Geldiğimiz noktada Türkiye'de asgari ücret giderek ortalama ücret haline geliyor. Devlet dairelerine bile “bu işyerinde asgari ücret uygulanmaktadır” tabelaları asılmasına ramak kalmıştır. Bu durumun nedenleri arasında, gerçekleri ters yüz etmek için takla attırılan TÜİK rakamları bulunmaktadır.

Resmi enflasyonun yoksulun cebinden alınan bir vergiye dönüştürülmesi, bu verginin zenginin cebine aktarılması bulunmaktadır. Emeğin ulusal gelirden aldığı payı düşüren politikaları hayata geçirip büyüme nutuklarına, istikrar nutuklarına halkın inanmasını beklemek bulunmaktadır. Yine belirtelim ki resmi enflasyon rakamlarına göre yapılan maaş-ücret artışları ile her gün daha fazla yoksullaştırılmaktan bıktık. Bu sahte TÜİK rakamlarının üzerine eklenen birkaç puanın “refah payı” olarak yutturulmak istenmesinden artık bıktık. KESK olarak memur ve emekli maaşları insanca yaşamaya yetecek, yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde artırılsın diyoruz.” dedi

Editör: Ali Abbas Yılmaz