Irkçılık ve bağnazlık cenderesinde ticareti, rant ve savaş üzerine kuranların miadı doldu. Toplumun bu ölü toprağı serpilmiş, bu hipnoz olmuş hali; hayatın normal akışında daha da sürebilirdi!

Köy göçertmeleri… Tarımın ve hayvancılığın yok edilmesi… Enflasyon… Pahalılık…

Yolsuzluklar… Hak, hukuk ve adalet yokluğu… İşten atılmalar…

Uyuşturucu baronları ve mafya ağı… Engellenemeyen cinayetler ve kıyımlar…

Yasaklar, yasaklar, yasaklar…

Doğayla inatlaşma,,, HES’ler,,, Denetlenmeyen kömür ocakları ve ölümler...

Orman yangınları, sel felaketleri ve gözü kanlı pandemi…

Kurumların işlevsizleştirilmesiyle toplumun kaslarının erimesi…

Ve bütün olumsuzlukların üzerine tüy diken deprem kıyameti ve kimsesizlik ve çaresizlik…

Şehirler dolusu insanlarımıza, şehirleşmemiş şehirlerimizin mezar oluşu…

Maymun gözlerini açtı artık!

Rantınız ve savaşınız batsın! Kırmızı çizgileriniz morarsın! Yeter artık yeter!

Batı dünyasının 16. 17. yüzyılda yaşadığı dinsel cehennem engizisyonuna ve 19. 20. yüzyıllarda yaşadığı ırkçılığa; yani ikisine birden tutulmuş bir toplumda yaprak bile yeşermez!

MATEMATİĞİN CEHALETİ...

İki kere iki ben ne dersem o eder

matematik hiç bilebilir mi gözü karalığın güzelliğini?

DÜŞMEZ KALKMAZ BİR ÖLÜ

en kahredici günlerimde yoksunuz

ay beyaz şarap tadıyla kalbimi köpürtüyor

üzerimdeki gözler siliniyor, beni diplere çeken zulüm de

katılınca şarkıların daha sabah olduğu sizler yoksunuz

ey siz söz ettiklerim, kimlerseniz bilmiyorum!

en kahredici günlerimde, ama yoksunuz!

zulüm iyice yerleşiyor, bir aklığı tüketiyor

yürekleri kelebek inceliğinde kardeşler, ama niye?

gözlerinizde düşler parıldamıyor, ben kahroluyorum

ay beyaz şarap tadıyla kalbimi köpürtüyor

pencereleri kırıp havalanıyorum

hiçbir şangırtı duyulmuyor

bulutlar ayaklarımda bir gök ayakkabı

üzerimdeki gözler siliniyor, anıların ağırlığı da

beni daraltan yanlış kadınlar elveda!

sevgili ay!

mahzeninde kaç hıçkırık şişesi var, kaç sağanak?

bu aralar hüzne kesilmiş kalbim, sıkı içiyorum

ankara hışımla yağdırdığım yağmurları bilmiyor!

sonsuzluk bırakıyor ellerime, düşmez kalkmaz bir ölü

çok yaşlı bir ölü bu, üstelik mumyalanmamış

iskeletinden kalan çürümüş düş parçalarından anlıyorum

hiç yaşamıyor

şairim

ama katil bile olsaydım hiçbir düş-er’ini öldürmezdim

ellerimdeki düşmez kalkmaz bu ölü, zaten çok eski

iskeletinden kalan çürümüş düş parçalarından anlıyorum

ben daha doğmadan çok önceleri soğuduğu besbelli

tanrı dağı artı hira dağı kadar durgun bir ölü

tarihin orda bir yerlere boşluğa bırakıyorum

çerçevesine düşüyor, yüzünde çok kullanılmış bir hüzünle

ağaçların olduğu her yerde sabahlar kuşlarındır

artık matematik de bunu öğrenmeli!

AYDIN ALP -  ATEŞİN KEHÂNETİ  (MEMLEKET YAYINLARI 1989)

Faşizmi, bu kara zihniyeti; kireçli kuyulara gömmek gerekir. Irkçılık ve bağnazlık, insanlık dışıdır ve insanlığa düşmandır! Farklılıkların bir zenginlik olduğu bilinciyle herkesin kendisi olduğu ve kimliğini, dinini ve bütün değerlerini, siyasetin kirliliğine bulaştırmadan ve özgürce yaşadığı, demokratik bir atmosfer ve mutlaka!

Yıllardır çözülüyoruz, dağılıyoruz, çöküyoruz! Yok oluyoruz, yok oluyoruz! Vasıflı insanlarımız arkalarına bile bakmadan kaçıyor. Ve her yerden vasıfsız insanlar akın akın geliyor! Ekonomi çarkları patinaj yapıyor. Devasa bir borçlanma içindeyiz. Çocuklarımıza bir gelecek yok artık! Toplumsal bir barışla, bilimi referans alarak, bir arada eşit ve özgür ve bir üretim seferberliği içinde yeniden demeliyiz! İnsanca her güzelliğe yeniden demeliyiz! Şiddeti, toplumsal yaşamımızdan çıkarmalıyız. Herkesin kendini özgürce ifade edebildiği bir atmosfer ve mutlaka! Sorunların saptandığı, değerlendirildiği ve toplumsal uzlaşıyla çözümlendiği demokratik bir atmosfer ve mutlaka…

Cenabı Hak, insanı özgür iradeli yaratmış. Allah insanların özgür iradelerini almamışken, hangi kötülük organizasyonu, hangi zorba güç; insanların özgür iradelerini ellerinden alabilir?

NOT: Sevgi, saygı, şefkat, huzur, hoşgörü, vicdan,  merhamet ve dayanışma; toplumumuzun hücrelerine kadar işlesin! Kötülükten beslenen bütün yaratıklar, kahrolsun! Çocukluğumuzda sevinçle karşıladığımız güzellikte iyi bayramlar diliyorum. Sevgiler, saygılarımla… AYDIN ALP