Basın ve yayın organlarından öğrendiğimiz ilk haberlere göre Erzincan’ın İliç ilçesindeki Anagold adlı maden ocağında meydana gelen toprak kaymasında ilk belirlemelere göre 9 işçinin göçük altında kaldığı söyleniyor. Haber ve duyumlarımız böyle. Temennim işçilerin sağ salim ailelerine ve sevdiklerine kavuşması tâbi…

Ancak Türkiye gibi siyasal ve sosyal istikrarın tamamen bozulduğu ve her şeyin bir veya iki kişinin iki dudağı arasından çıkacak olan bir sözle şekillenmesinin ceremesidir bu çektiklerimiz. Böyle bir ülkede bizlere reva görülen böyle bir yaşam ne ilktir ne de son olacaktır bu devran böyle devam ettiği sürece…

Heykel

Fotoğraf: Ali ÇARMAN

Emekçilere bu yaşamı reva gören siyasi iktidar yaklaşık çeyrek yüzyıl önce oluştuğunda egemenleri tarafından önce bir korku imparatorluğu yaratıldı. Ardından bu korkuyu içine sindirip onaylayanlar zamanla iktidarın eklentisi ve kölesi durumuna geldiler. Tam tersine bunu kabullenmeyip karşı çıkanları, direnenleri de olmadık bahanelerle suçlayıp cezaevlerine dolduruldular. Bu gidişat hâlâ at başı devam edip gidiyor…

Şimdi iyi bakın, bu ve buna benzer her katliamda olduğu gibi bu katliamda da suçlamalar, yalanlar, ikiyüzlülükler ve iftiralar gırla gidecek. Hâlbuki mühendisler ve uzmanlar toprak kaymasının meydana geldiği söz konusu bölgeye yıllar önce tehlike raporu vermişler ama dinleyen kim? Suç belli suçlu belli başka yerde suçlu arıyorlar…

Şimdi o toprak kaydığı ile kalmayacak, altın çıkarılmada kullanılan siyanür zehri topraklara ve suya karışacak ve başta doğa olmak üzere bütün insanlığı zehirleyecek. Bölgede hastalıklardan geçilmeyecek. Her tarafı tahrip edip silinmez izler bırakarak yaşamı çekilmez duruma getirecek…

Yine basın yayından duyuyoruz birkaç kişiyi göstermelik olarak gözaltına alacaklar sonra tutuklayacaklar ve vatandaş unuttuğu zaman da salıverecekler. Her olayda öyle olmuyor mu? Şimdiye kadar hangi suçun faili suçunun cezasını tamamlayıp çıktı söyler misiniz?

Uyuşturucu tacirlerini bizzat kanun çıkararak içeriden çıkaran devletin kendisi değil mi?

Bu satırları yazarken 9 işçi hâlâ zehirli toprağın altındaydı, inşallah sağ salim çıkarılırlar…

Sivas Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen rahmetli Nesimi Çimen’in sözleriyle bu yazdıklarıma şimdilik bir nokta koyayım.

“Suç meydanda suçlu hani”